Son yıllarda yapılan üniversite sınavları gösteriyor ki; artık TYT Türkçe alana daha fazla çalışmamız gerekiyor. Aslında son 2-3 senedir gerek The Koç adlı YouTube kanalımızda gerek diğer sosyal medya hesaplarımızdan sürekli vurguladığımız bir şey var. Türkçe yapmak zorlaşıyor ve Türkçe yapan kazanıyor… Bu yazıda TYT Türkçenin ne anlam ifade ettiğini ve nasıl bir yol izlememiz gerektiğinden bahsedilecektir.
Yetinmek Yerine Talepkâr Ol!
Son yıllarda yapılan TYT Türkçe alanda sorulan sorular önceki yıllara göre kıyasla öğrencileri daha fazla zorlamaktadır. Bunun temel nedeni ise Türkçenin diğer alanlara kıyasla öğrenciler tarafından en çok yapılabilen bir alan olmasıdır. Fakat ironik olarak öğrencilerin Türkçeyi genel olarak yapabilmeleri onların daha az çalışmasına neden olmaktadır.
Peki bu ne ne anlama geliyor? Aslında Türkçe’de 40 soru olmasına rağmen bazı öğrenciler sadece yaptıkları 25-30 net ile yetiniyorlar. Bununla birlikte ana dilimiz Türkçe’dir. Bunun için Türkçe özellikle paragraf için bir çalışma yapılmasına ihtiyaç duymuyorlar. Çoğu öğrenci paragrafın ne kadar önemli olduğunu biliyor. Düzenli, rutin paragraf çalışması yapıyor. Ama paragraf soru çözüm teknikleri üzerine bir çalışma yapmıyor.
Online YKS koçluğu yaptığımız tüm öğrencilere öncelikle paragrafın da bir dili olduğunu söylüyoruz. Türkçe netlerimizin artması için öncelikle yetinmememiz gerektiğini belirtiyoruz. Ayrıca paragraf soru çözüm teknikleriyle birlikte paragraf dilini de öğrenmemiz gerektiğini vurguluyoruz. Bu sayede 15-20 net civarı yapan öğrencileri 30 netlere; 20-25 net civarında yapan öğrencileri ise 35+ netleri yakaladığını görüyoruz. Bunun ilk formülü talepkâr olmak ikincisi ise paragraf dilini anlamak gerekiyor. Çünkü matematikte olduğu gibi Türkçe paragraflarda da soru tipleri mevcut. Fakat bununla çoğu öğrenci ilgilenmiyor bundan dolayı da netleri aslında artmıyor. Artsa bile daha fazlasını istemediğini için netler yerinde saymaya başlıyor.
Kitap Okumanın Gücü: Hiç Çalışmadan TYT Türkçe’de 30 Net Yapmak!
TYT Türkçe okuma, anlama ve yorum yapmamızı isteyen bir alan. Bunların ilki olan okuma daha genel çerçevede kitap okuma olmak zorundadır. Olmazsa zaten okuduğumuzu anlamamız daha zor olacaktır. Hiç paragraf testi çözmeyip Türkçe’de ilk denemesinde 30+ net çıkaran öğrencilere bakalım. Gündelik hayatlarında çok fazla okuma yaptıklarını görüyoruz. Hiç test çözmeden sadece kitap okuyarak 30 netleri görebiliriz. Bunun ilk nedeni öğrencide var olan okuma alışkanlığının vermiş olduğu anlama kapasitesinin yüksel olmasıdır. Ayrıca yorum yapabilme gücünün artmasıdır. Bu öğrenci yukarıda da değindiğimiz üzere talepkâr olur. Paragrafın dili üzerine çalışma yaparsa 35 netleri görebilir. Bu çok da zor değildir.
Fakat bazı öğrenciler de Türkçe paragraf çalışmasına karşın Dil Bilgisi kısmı ile çok daha az ilgileniyor. 35+ yapabilmek için Dil Bilgisi çalışması yapmaz olmazsa olmazımızdır. Türkçe’de 35 – 36 netin hiç altına düşmeyen öğrencilerimiz var ve onlar bir yandan paragraf konusunda kendilerini ciddi anlamda geliştirirken bir yandan da Dil Bilgisi tekrarlarıyla dil bilgisinden gelecek olan soruları da yapabiliyor.
TYT Türkçe Aslında Türkçe Değil…
TYT paragraf bizden okuduğumuzu anlamamızı ve yorum yapmamızı istemektedir. Aslında TYT Türkçe bizi paragraf karşısında ölçmeye çalışıyor. Yani TYT paragraf aslında bizi şöyle sınıyor: öğrenci bu paragrafı ne kadar doğru anladı ve ne kadar doğru çıkarımlarda bulundu? Peki biz Türkçe yazılmış paragrafı ana dilimiz Türkçe olmasına karşın neden tam olarak anlayıp yorum yapamıyoruz? Aslında bunun tek nedeni kitap okuyup okumamak değil. Evet bu önemli bir kriter fakat tek başına yeterli değil. Şöyle düşünelim adalet-hak-hukuk kavramlarıyla ya da kültür, kültürlenme, kültürleşme gibi terimlerle yazılmış bir paragraf var. Bizim bunu anlamamız bir romandan alınmış metni anlamamızdan daha zor aslında. Bunun temel nedeni bilimsel ya da felsefi metinlerin içerdiği kavram ve terimlere karşı yabancı olmamız.
Evet Türkçe, Türkçe yazılıyor ama farklı sözcükler, kavramlar kullandığında aslında paragraf Türkçe olmaktan çıkıyor. Bir meslek grubuna ait kimse diyelim ki bir Sosyolog, yukarıda kullandığımız kültür, kültürlenme ve kültürleşme sözcüklerinden oluşan metni doğrudan okuyup istenilen şeyi anlayabilir. Çünkü orada bahsedilen jargona hâkimdir.
Fakat YKS adayı için bu anlaşılması daha zor ve karmaşık bir metin olmaktan ileri gidemeyecektir. Tam da bu noktadan hareketle okuyacağımız kitaplar sadece edebi metinlerden oluşmasını önermiyorum. Çünkü sadece edebi metinler okumak kavram ve terimler karşısında bizi mağlup edebilir. Bundan dolayı YKS öğrencisinin hedefi ne ise ona ilişkin makale, dergi ya da kitap okuyabilir. Diyelim ki bir hukuk adayı o öğrencinin hukuk ile alakalı metinler okuması TYT paragraf için önemli olmakla birlikte üniversiteye gittiğinde mesleği ile alakalı farkındalığı da daha yüksek olacaktır. Bu sebeple öğrencinin edebi metinlerin dışında, bilimsel ve felsefi metinleri okunması farklı terim ve kavramlarla karşılaşması onu daha güçlü kılacaktır.